Hürhaber Gazetesi Silivri'nin Boğulca Deresi çevresinde yapılan çevre düzenlemesiyle ilgili dikkate alınması gereken bir teklif yaptı. Gazete'nin 22 Kasım Cuma günkü sayısındaki Anatolia Köşesindeki yazı üzerinde düşünmeye değer teklifler içeriyor. Yazı şöyle:
FARKLI BİR BAKIŞ AÇISINDAN
Kentimizde bundan daha birkaç yıl önce pİlot bölge olarak seçilen boğluca deresinin her iki yakasındaki yapıların cephelerinin boya işlemleri yapıldı.
Fikri kimden, nerden çıktı yada hangi kentten esinlenerek yapıldı bireysel olarak o kısım hakkında bilgimiz olmasa da yapılan çalışmanın sosyal medyada çok iyi lanse edilmesine rağmen kentte yaşayanlar için fırsata dönüştürülemediği görülmektedir.
Renklerin insanlar üzerindeki etkisi olduğunu hepimiz biliyoruz. Boğluca deresinde yapılan çalışmalar görselde biz misafirler için güzeldi. Bunun ile birlikte her gün o binalara bakan ve sürekli kullanan kullanıcılardan bu çalışmalar yapılmadan önce fikirleri alınmalıydı diye düşünüyorum. Çünkü yerel yönetimler halkı yönetime dahil ettiğinde güçlenirler.
PEKİ BİNALARI BOYAMAK SOKAK İYİLEŞTİRİLMESİ MİDİR?
YA DA
SOKAK İYİLEŞTİRİLMESİ DEDİĞİMİZDE AKLA İLK GELEN SADECE BİNALARI BOYAMAK MIDIR?
Yol aksına müdahale etmeden, var olanları koruyarak, sadece kısmen yaya yolu ve yeşil bant yapımından mı ibarettir. Yolun yayalaştırılması düşünülebilir miydi?
Benim şahsi görüşüm;
Kent için bu tür fark yaratan çalışmalar yapılmadan önce ,
1- Niçin yapılmalı sorusu sorulmalı….
2-Hangi ihtiyaçtan doğduğu…
3- Amacın cazibe ( sosyal medyadan okuduğumuz) merkezi haline getirilmesi için gerekli alanların tespiti yapılmalı…
4- Kente daha fazla işlevsellik yüklemek mi (yüklenecekse hangi materyaller kullanılacak )v.s
Sonuç olarak ben bu çalışma yapılırken, amaç kısmının kayıp olduğunu düşünüyorum.
Bu bölgede ,sosyal donatı elemanları artırılmış olsaydı, çocuk oyun alanları yapılsaydı daha iyi olur muydu? Otopark problemi daha iyi çözümlenebilir miydi ? Örneğin otopark asansörlü yapılamaz mıydı?(boş alanlar kamu yarı için kamulaştırılarak)
Aynı kat yüksekliğine sahip olan yapılar aynı renk boyanamaz mıydı, tabi kullanıcıların da fikri alınarak bir nevi yapılan çalışmalara onlar da dahil edilerek.
Dükkan girişlerinin algılandığı, pencere genişliklerinin yapılan bölgede bir standartta bağlandığı, belki cephede güneş kırıcıların elemanlar kullanılabilir miydi? Örneğin, boğluca deresi tarafın bakan bina cephelerinin yeşil bitki örtüleri adapte edilebilir miydi? (klimaların cephede bulunmaması gibi)
Hatta belki birazcık daha ileri giderek vakkas cafenin bulunduğu kısımda dereye inilip sandallar ile boşnak bahçeye gidilemez miydi?
Ne dersiniz…..…..
Anatolia
